PARİS
Türkiye’nin Paris Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa, Fransa Ulusal Meclisi Dışişleri Komisyonunda konuşma yaptı ve ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Türkiye’nin Suriye’de düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili bilgi veren Musa, “Normal şartlarda 3 gün sürecek bir harekatı Türk ordusunun sivil kayıpları asgariye indirme gayretinden dolayı 58 günde tamamlayarak Afrin’e girdik.” dedi.
Musa, Türkiye’nin dünyanın hiçbir ülkesinin göstermediği kadar siviller, canlılar ve tarihi eserlerin zarar görmemesi için özen gösterdiğini kaydetti.
Türkiye’nin son dönemde Avrupa’da bulunan PYD/PKK yandaşlarının yalan haber kampanyası ile karşı karşıya kaldığını vurgulayan Musa, kamuoyunu yanlış bilgilendirmeyi hedefleyen haber ve yayınlara dair örnekler paylaşarak, Fransa Meclisi üyelerini bu tür propaganda araçlarına karşı dikkatli olmaya davet etti.
Türkiye’nin PYD/PKK ile DEAŞ arasında bir fark görmediğini ve her ikisi ile teröre karşı mücadelesini sürdürdüğünü söyleyen Musa, Fransa’da PYD/PKK’nın farklı bir şekilde gösterilmeye çalışıldığına işaret etti.
Büyükelçi Musa, “CIA raporlarında da PYD ve PKK’nın birbirinin aynısı olduğu açıkça görülebilir.” dedi.
“Terör örgütü ile diyalog kurmamız söz konusu olamaz”
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un SDG ismini kullanan YPG/PKK mensubu bir grup ile Elysee Sarayı’nda görüşmesine ve Türkiye ile diyalog çağrısı yapan açıklamasına da değinen Musa, kimsenin bir ülkeye DEAŞ ile diyaloğu teklif edemeyeceğine, bunun abes olacağına dikkati çekti.
Büyükelçi, “Bu şartlarda her cephede mücadele ettiğimiz bir terör örgütü ile diyalog kurmamız söz konusu olamaz.” diye konuştu.
Türkiye’nin Zeytin Dalı Harekatı’na başladığı zaman Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) daimi üyesi 5 ülkeye haber verdiğini anımsatan Musa, ayrıca harekatla ilgili NATO’ya bilgi verildiğini ve verilmeye de devam edildiğini dile getirdi.
Büyükelçi Musa şöyle devam etti:
“Batı kamuoyu ve medyasında Türkiye’nin Kürtlere karşı bir mücadele verdiği şeklinde ifadelere yer veriliyor. Türkiye’nin bu savaşı Kürtlere karşı değildir. Kürtler bizim vatandaşımızdır, milyonlarca Kürt kökenli vatandaşımız var. Bunun Kürtlere karşı bir harekat olduğunu söylemek temelde bir yanlışa düşmektir. 350-400 bin Kürt bizim ülkemizde. Afrin, Kamışlı gibi bölgelerden YPG’nin uygulamaları nedeniyle ülkemize kaçtılar ve YPG/PKK oralarda oldukça geri dönmeyi reddettiler. Bugün hangi Avrupa ülkesi 350 bin Kürt’ü kabul etmeye hazır? Bana 100 bin Kürt’ü kabul etmeye hazır bir ülke gösterin. Olaylara yakından bakınca farkı göreceksiniz.”
Musa, Türkiye’de bulunan 160 bin Suriyelinin şimdiye kadar ülkesine geri döndüğünü, sadece Afrin’e dönen Suriyeli sayısının 30 bini geçtiğini kaydetti.
“AB’nin bu krizi yönetmeye gücü yoktu”
Avrupa Birliği (AB) için 2016’da göçmen krizinin varoluşsal bir durum olduğunu kaydeden Musa, “Günde 7-10 bin göçmenin Avrupa’ya geçtiği bir durum söz konusuydu. Aynı hızda devam etse ve Türkiye ile AB arasında 2016’nın mart ayındaki anlaşma yapılmasa, 2 milyon göçmen olacaktı bugün Avrupa’da. Şimdi ise günde 25-30’a düştü bu rakam.” ifadelerini kullandı.
Bir milletvekilinin Akkuyu Nükleer Santrali inşaatının Rusya ile iş birliği içerisinde gerçekleştirilmesinin Türkiye’nin Rusya’ya bağımlı hale gelişi anlamına geleceği şeklindeki ifadesi üzerine Musa, “Bildiğim kadarıyla Avrupa’da çok sayıda ülke gaz ithalatının yüzde 25-30’unu Rusya’dan sağlıyor. Bu bir bağımlılık değil, iş birliğidir.” dedi.
Musa, Sinop nükleer santralinin Japon-Fransız ortaklığı ile yapılacağını söyledi.
Ayrıca Türkiye, İran ve Rusya’nın Suriye krizine yönelik Astana sürecini başlatmalarının bir gereklilik olduğunu kaydeden Musa, “Bir şey yapmak gerekiyordu ve Cenevre süreci ilerlemiyordu, tıkanmıştı.” diye konuştu.
Öte yandan Büyükelçi Musa, Anadolu Ajansının (AA) Suriye’de bulunan Fransız üsleri ile ilgili haberi hakkında yöneltilen soruya şu yanıtı verdi:
“Bunu ben de sizler gibi yayınlandığı zaman, basından öğrendim. Bu üslerin gerçek olup olmadığı konusunda veya bölgedeki Fransız askeri varlığı konusundaki haberi Fransa ne doğruladı ne de yalanladı.”
Muhabir: Ömer Aydın