İSTANBUL
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) hazırladığı “Rusya’nın Doğu Akdeniz Stratejisi” başlıklı analizde, Doğu Akdeniz’in önemi, Moskova’nın bu havza üzerinden Ortadoğu’daki etkisi ve askeri kapasitesi ele alındı.
SETA’nın yayımladığı ve Çağatay Özdemir’in kaleme aldığı analizde ABD’nin Ortadoğu’daki “siyasetsizliğinin” bir sonucu olarak Rusya’nın nüfuzunu artırdığı belirtilerek, Türkiye-Rusya-İran üçlüsünün Suriye iç savaşını bitirmeye yönelik girişimlerine dikkat çekildi.
Rusya’nın Suriye’de iki önemli hedefinin olduğu ifade edilen analizde, birinci olarak Moskova’nın Suriye’deki askeri üslerini koruyarak bölgedeki varlığını sürdürmesi, ikinci olarak ise Doğu Akdeniz’deki ekonomik ağırlığını muhafaza etme ve artırma ihtiyacı olduğu öne sürüldü. Bu amaçlar için Rusya Devlet Başkanı Putin’in esas hedefinin Esed rejimini korumak olmadığı ve Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını merkeze koyduğu vurgulanan analizde, Moskova’nın stratejik olarak önceliğinin Şam değil Lazkiye ve Tartus limanları olduğu kaydedildi.
Moskova ve Ankara arasında son dönemde yaşanan yakın iş birliği neticesinde ABD’nin Ortadoğu’da istikrarsızlık yaratan politikalarının önüne geçilme ihtimalinin arttığına değinilen analizde, Rusya ve Türkiye’nin farklı kazanımlarına dikkat çekilerek, “Bu çerçevede Doğu Akdeniz üzerinden Ortadoğu’daki dengeleri derinlemesine sarsan Rusya, bölgede yeni blokların oluşmasında önemli bir rol oynamıştır. Özellikle Ankara ile kurduğu yakın ilişki üzerinden Washington’un alanını daraltan Rusya, Ortadoğu’da yeni bir projeksiyon oluşturmuştur. Moskova’nın bölgesel güçlerle ilişkisi bu politikaları doğrudan etkilemiştir. Bu güçlerden Türkiye ve İran önemli yakınlıkların kurulduğu ülkeler olarak göze çarparken, Mısır ve İsrail’de beklenen yakınlık tesis edilememiştir.” denildi.
Analizde, Rusya’nın Doğu Akdeniz stratejisiyle Ortadoğu’daki dengeleri sarsmaya başladığı ve ABD’nin kazanımlarını tehlikeye soktuğu belirtilerek bölgedeki müttefik ilişkileri yeniden tesis edildiği ve güç parametresinin Moskova lehine kaydığı ifade edildi.
Rusya’nın Doğu Akdeniz’de gelecek planlarına dair stratejik öngörülerin de yer aldığı analizde, özellikle Suriye’deki Rus üslerinin korunması, Türkiye ile kurulan yakın ilişkilerin sürmesi, İran ile ortak pozisyonun korunması gibi noktalara değinildi. Ayrıca Suriye iç savaşının bitirilmesi için Astana sürecinin tamamlanması gerektiği aktarılarak, ABD’nin bölgede kaybettiği etkinliğin yerini Moskova’nın doldurma ihtimaline dikkat çekildi.
Muhabir: Mücahit Türetken