BBP’nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun yaşamını yitirdiği helikopter kazasıyla ilgili takipsizlik kararı verilerek kapatılan soruşturma dosyası, FETÖ’nün girişiminin ardından yeniden açıldı. Dosyanın Yazıcıoğlu ailesinin isteğiyle açılmasının nedeni, helikopterin düşmesinin ardından yapılan inceleme ve soruşturmada görev alan, Tuğamiral Süleyman Manka, Yarbay Davut Uçum, Astsubay Aydın Özsıcak, dönemin Kayseri İstihbarat Şube Müdürü Ali Orhan Dinç, Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdürü Dursun Özmen ve yardımcısı Ali Kırcılı’nın, 15Temmuz’dan sonra tutuklanmasıydı. Bu tutuklamalar, Muhsin Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopterin ‘suikast’ sonucu düşürüldüğü şüphesinin de kanıtı oldu.
YANLIŞ BİLGİLENDİRİLDİ
Helikopter düştükten sonra “Yazıcıoğlu yaşıyor, ayağı kırık” bilgisini verdiği için ‘aramaları sabote eden adam’ olarak anılan dönemin Kayseri ValisiMevlüt Bilici STAR’a konuştu. Bilici’ye, Yazıcıoğlu’nun ayağının kırık olduğu bilgisini vererek yardım ekiplerinin bölgeye ulaşmasını engelleyen kişi dönemin Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Ali Kırcılı’ydı. Bu isim, 17-25 Aralık kumpasından sonra açığa alınan ve FETÖ’nün darbe girişiminde aktif görev alan eski istihbarat Daire Başkan Yardımcısı Lokman Kırcılı’nın da kardeşi.
TUZAĞA DÜŞÜRÜLDÜM
Yazıcıoğlu’nun yaşadığı sadece ayağının kırık olduğu bilgisinin FETÖ’cü polis müdürlerinden geldiğini söyleyen dönemin Kayseri Valisi Mevlüt Bilici, “Beni tuzağa düşürdüler. Hiçbir ilgim olmadığı halde onlar yüzünden yıllarca çekmediğim çile kalmadı. Ölümle bile tehdit edildim. FETÖ’cülerin valisi olmadığım için itibar suikastı yaşadım. Aile yaşantımı alt-üst ettiler. Bana kumpas kuran bütün isimler 15 Temmuz darbe girişiminden sonra tutuklandı” dedi. Bilici, “Olay günü odamda Milletvekili Sadık Yakut, kardeşi Ömer Yakut ve İl Genel Sekreteri Mustafa Atsız’la oturuyordum. O sırada Kayseri Emniyet Müdürü Orhan Özdemir aradı ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun kaza yaptığı haberini verdi. Televizyon açık olmadığı için takip edemedik. Bir müddet sonra Özdemir tekrar arayarak, ‘Ekiplerin kaza bölgesine ulaştığını, Yazıcıoğlu’nun ayağının kırık bir vaziyette bulunarak diğer yaralılarla birlikte hastaneye kaldırılacağına dair bilgi notu geldiğini’ söyledi” diye konuştu.
AÇIKLAMA YAPMADIM
Bu bilgiyi odadaki misafirleriyle paylaştığını anlatan Mevlüt bilici, “Bir süre sonra dönemin BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu arayarak, “Sayın valim, içimiz yanıyor, bir haber var mı?” diye sordu. Ben de böyle bir bilgi olduğunu ama teyit edilmediğini söyledim. Tamamen insani bir ilişki bu. Herhangi bir kanala çıkıp basın açıklaması yapmadım. Öğrendiğim kadarıyla Topçu’nun yanında gazeteciler varmış ve bu konuşma basına “Kayseri Valisi’nden açıklama” olarak lanse edildi. Bu olayla ilgili tek ilgim bu” dedi.
İSTİHBARATÇILAR TUTUKLANDI
O gün yaşananları ayrıntılarıyla anlatan Mevlüt Bilici, “Aradan 10-15 dakika geçince Yazıcıoğlu’nun yaralı kurtulduğu haberinin doğru olmadığı ortaya çıktı. Ben de Emniyet Müdürü Özdemir’i makama çağırdım. Bu haberin doğru olup olmadığını, bunu nereden aldığını sordum. O da İstihbarat Şube’den aldığını söyledi. Bunun bilgilerini ve teyidini çıkartıp getirmesini istedim. Akşam getirdi notu. Kayseri İstihbarat Şubesi, bilgiyi Kahramanmaraş’tan aldığını söylemiş. İstihbarat bilgisini bilgisayar çıktısı olarak bana sundu. Ben zaten sonradan soruşturma yapıp bunları tespit ettirdim. Sonradan anlaşıldı ki, bu isimler FETÖ’den tutuklandı” diye konuştu. Yıllarca FETÖ medyası tarafından bilinçli olarak hakkında karalama kampanyası yapıldığını anlatan Mevlüt Bilici, “Adımı sürekli gündeme getirerek beni linç ettiler. Bunun nedeni FETÖ’cü olmamam. Bana kumpas kurdular” ifadesini kullandı.
O HAKİM FETÖ’CÜ ÇIKTI
ESKİ Kayseri Valisi Mevlüt Bilici, daha önce genel müdürlüğünü yaptığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı hakkında, kendinden önceki yönetime yönelik başlattığı incelemede FETÖ’cülerin hışmına uğradığını söyledi. Bilici, “İncelemede vakıftaki iki kişinin para çaldığını öğrendik. Suç duyurusunda bulunduk. O dönem yeni gelen hâkim ve savcılar, benim hakkımda denetim görevini yapmamaktan Yargıtay’a suç duyurusunda bulundu. Hırsızlık yapanlar değil de denetim yapanlar suçluymuş gibi bir havaya dönüştürdüler” dedi. Bilici, “Benden önceki dönemle ilgili bir olumsuzluğu ortaya çıkarıyordum hâlbuki. Gerçi dava takipsizlikle sonuçlandı Benim hakkımda şikayetçi olan bu isim Kayseri’de Hakimdi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra bu kişi ile o dönemin savcıları tutuklandı” dedi.