İzmir’in Güzelbahçe ilçesindeki evinde eşiyle, 7 köpek ve 11 kediye bakan fizik öğretmeni Ülkü Ercan Sarıçiftçioğlu, “can dostları” hayvanlarıyla daha iyi ilgilenebilmek için iki yıllık ön lisans programı Açıköğretim Fakültesi Laborant ve Veteriner Sağlık Programı’nı tamamladı.
Halen Narlıdere Anadolu İmam Hatip Lisesinde görev yapan Ülkü Ercan Sarıçiftçioğlu, doktor eşiyle Güzelbahçe ilçesindeki müstakil evlerinde hayvanlarla iç içe hayat sürüyor.
Okul dönüşünde aracında taşıdığı mamalarla Narlıdere-Güzelbahçe ilçeleri arasındaki hayvanları besleyerek eve gelen Ülkü öğretmeni evinin kapısında evladı gibi sevdiği kedi ve köpekler karşılıyor. Sarıçiftçioğlu, okuldaki eğitim mesaisinin ardından bu kez evdeki “evlatları” için yoğun emek harcıyor.
Evinde 7 köpek ve 11 kedi ile yaşayan Sarıçiftçioğlu, hayvanlarla daha iyi ilgilenebilmek adına Açıköğretim Fakültesi Laborant ve Veteriner Sağlık Programı‘nı bitirdi. Sarıçiftçioğlu, böylece evindeki hasta hayvanlarla da ilgilenebiliyor.
Sarıçiftçioğlu’nun şu sıralar en büyük telaşı sokakta bulduğu, anneleri ölen birkaç günlük 3 kedi yavrusu. Kedilere, evde, Yorkshire cinsi 8 yaşındaki “Lady” isimli köpek annelik ediyor. Sarıçiftçioğlu da geceleri 2 saatte bir kalkarak biberonla yavruların karınlarını doyuruyor.
“Maaşımın neredeyse 5’te 3’ünü hayvanlar için harcıyorum”
Sarıçiftçioğlu, AA muhabirine, Kayseri’de bir köyde doğduğunu, küçüklüğünden itibaren hayvanlardan hiç kopmadığını söyledi.
Her zaman hayvanlarla iç içe yaşamak için müstakil bir evde oturmayı hayal ettiğini ve bunu gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını aktaran Sarıçiftçioğlu, şunları kaydetti:
“Kedi ve köpek dolduracağım bir ev olsun istedim ve hayalim gerçek oldu. Şu anda sokakta baktıklarım dışında evde 7 köpek ve 11 kedim var. Tabii bazen bu sayı artıyor. Okuldan çıkarken özellikle kışın yavru kedi ve köpek mamaları alıyorum protein oranı çok olsun üşümesinler diye. Çevredekilerden topladığım karton kutular, eski kıyafetleri hayvanların üşümemeleri için yuvalarına bırakıyorum. Yavrulara mama desteği yapıyorum, hasta olduklarında tedavi etmeye çalışıyorum. Maaşımın neredeyse 5’te 3’ünü hayvanlar için harcıyorum. Bu beni huzurlu yapıyor. Çünkü bu da bir ibadet. Gözlerinin içine baktığınız zaman çok farklı duygular yaşıyorsunuz, o kadar sevgiyle bakıyorlar ki insan dayanamıyor. Bir kere yemek verin sokaktaki bir canlıya sizi her gördüğünde sevgiyle bakar, ondan sonra yemek vermeseniz de aynı şekilde bakar. Benim çocuğum yok ama bunlar evlattan öte bir şey. Bana hep ‘Çocuğun yok onun için bu kadar hayvanlar için harcıyorsun.’ diyorlar ama benim evladım olsaydı onlarla birlikte hayvanları yetiştirirdim. Ayrıca sahiplendirdiğim çok sayıda hayvan var çünkü hepsini almam mümkün değil, ev büyük ama komşuları da düşünmek zorundasınız.”
Hayvanların tedavilerini yapmak için Açıköğretim Fakültesinde bölüm tamamladığını aktaran Sarıçiftçioğlu, doktor olan eşinin de kendisine her zaman destek verdiğini dile getirdi.
Ülkü Ercan Sarıçiftçioğlu, emekli olduktan sonra da hayvanlar için kompleks yapmayı amaçladığını vurgulayarak, “Sırf bu hayvanlara daha iyi bakabilmek, ilk müdahalelerini daha iyi yapabilmek için açık öğretim fakültesinden veterinerlik ve laboratuvar teknikerliği bölümünü eşimle birlikte okuduk. Tedavilerini artık kendim yapabiliyorum. Zaten ilk müdahaleleri yapıyordum ama şimdi daha bilinçli şekilde bunu yapıyorum. Emekli olduktan sonra da daha çok bu işlerle ilgileneceğim. Bütün mirasımla da bir kompleks yapıp, yaşlılar, çocuklar ve hayvanların yaşayacağı bir alan oluşturmak istiyorum. Ben 3 konuda çok hassasım, hayvanlar, kimsesiz çocuklar ve yalnız yaşayan yaşlılar, bunlar benim için çok önemli. Umarım bu hayalimi de gerçekleştirebilirim.”