Lüleburgaz Devlet Hastanesi Kovid-19 Acil Servisi Klinik Sorumlusu Cem Aytekin, önce kendisi, dört gün sonra da anne ve babası hastalığa yakalandı.
Aytekin, bir yandan kendi hastalığıyla mücadele ederken diğer yandan da hastanede tedavi gören 85 yaşındaki babasının hayatını kaybetmesinin üzüntüsünü yaşadı.
Yaklaşık bir aylık tedavisinin ardından sağlığına kavuşan Aytekin, AA muhabirine, hastalık sürecinde çok zor günler geçirdiğini söyledi.
Boğaz ağrısı şikayetiyle yaptırdığı PCR testinin pozitif çıkmasıyla tedavisine başlandığını anlatan Aytekin, kendisinden birkaç gün sonra anne ve babasının da hastalığa yakalandığını belirtti.
Babasının hastalığa yakalanmasından bir hafta sonra hayatını kaybettiğini vurgulayan Aytekin, şöyle devam etti:
“Babam 85 yaşındaydı ve kronik rahatsızlıkları vardı. Bir hafta içerisinde babamı kaybettik. Kendi yaşadıklarımın ardından babamı kaybetmem psikolojik travmaları arttırdı bende. Beni bu süreçte en çok etkileyen benden sonra babamın pozitif olması ve vefat etmesi oldu. ‘Acaba ben mi bulaştırdım’, ‘ben mi taşıdım’ diye vicdan sorgulaması çok kötü bir şey. Belki bu benim içimde ölene kadar sorgulayacağım bir şey.”
Aytekin, 15 gün hastanede tedavi gördüğünü, virüs akciğerlerine indiği için nefes almakta çok büyük sıkıntılar yaşadığını ifade etti.
Maskelerin, tulumların içerisinde nefes alamadan çalışmalarına rağmen vatandaşların bir kısmının tedbirlere uymadığına işaret eden Aytekin, “Bazı insanları duyuyoruz, bu hastalığın kurgu olduğunu söylüyorlar. Bu süreci birebir yaşamış biri olarak söylüyorum, böyle bir şey var hem de çok kötü bir şekilde. Hala insanların vurdum duymazlığı çok enteresan.” dedi.
“Bu şaka değil gerçek bir hastalık, yakınlarınızı kaybediyorsunuz”
Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesinde görevli hemşire Halime Saygın ise kendisinin de koronavirüse yakalandığını, gerekli tedavinin ardından sağlığına kavuştuğunu belirtti.
Bu süreçte bazı yakınlarının koronavirüs nedeniyle hayatını kaybettiğini anlatan Saygın, kendisinin de hastalık sürecinde çok ciddi ağrılar yaşadığını, evde kaldığı karantina sürecinde bazı sıkıntılı günler geçirse de doktorların ve arkadaşlarının desteğiyle hastalığı yendiğini söyledi.
Bir süre önce hiçbir farklı hastalığı olmamasına rağmen koronavirüse yakalanan teyzesinin kızını kaybettiğini ve büyük üzüntü yaşadıklarını anlatan Saygın “Teyzemin kızı İngilizce öğretmeniydi. Bir süre önce kaybettik. Bu siz de olabilirsiniz, anneniz, babanız ve çocuğunuz da olabilir. Lütfen dikkat edelim. Herkes pozitif olabilir. Bu şaka değil gerçek bir hastalık, yakınlarınızı kaybediyorsunuz.” dedi.
Koronavirüsle mücadele sürecinde yoğun bakımda çok fazla çalışıp çok fazla yorulduklarını aktaran Saygın, hastaları sağlıklarına kavuşturmak için ellerinden gelen her türlü çabayı gösterdiklerini vurguladı.
Vatandaşlara da bazı tavsiyelerde bulunan Saygın, “Sağlık çalışanları bu kadar özveriyle çalışırken lütfen siz de çok dikkat edin. Sağlık ve hijyen koşullarına, sosyal mesafe kuralarına dikkat edelim. Aşılarımızı vurduralım.” diye konuştu.