Prof. Dr. Mayda Gürsel ile Prof. Dr. İhsan Gürsel tarafından geliştirilen ve güvenlik odaklı Faz-1 çalışması tamamlanan VLP temelli yerli Kovid-19 aşısında Faz-2 çalışmalarına geçen hafta başlandı.
Faz-2 kapsamında Ankara, İstanbul ve Kocaeli olmak üzere 3 farklı merkezde yürütülen aşı çalışmaları, bu merkezlerden Ankara Onkoloji Hastanesindeki Klinik Araştırmalar Merkezi’nde devam ediyor.
Merkezde yürütülen çalışmalara ilişkin AA muhabirine bilgi veren Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Klinik Araştırmalar Merkezi Koordinatörü Doç. Dr. Halil Kara, dün itibarıyla Faz-2 kapsamındaki 330 gönüllüden 101’inciyi aşıladıklarını söyledi.
Kara, gönüllülerin “onkoloji.gov.tr” adresinden başvuru yapabildiğini, daha sonra merkeze gelerek PCR testi ve antikorlarına bakıldığını, sağlıklı ve değerleri uygunsa gönüllü kabul edildiğini anlattı.
İkinci dozun ardından 14 ay boyunca gönüllülerin gözetim altında olacağını ve bir nevi check-up gibi sürekli muayene edileceğini söyleyen Kara, şunları kaydetti:
“Bu, milli ve hakikaten insani bir sorumluluk. Bu aşının Faz-1 aşamasında güvenilirliğinin çok yüksek olduğunu gördük. Gönüllülerin rahat olmasını özellikle söylüyorum. Çünkü hiçbir yan etki profiline rastlamadık. Bundan dolayı gönül rahatlığıyla Faz-2’de, Faz-3’te gönüllü olabilirler.”
Gönüllülük şartlarını da hatırlatan Kara, 18-59 yaş aralığında, sağlıklı, kronik ilaç kullanımı ile kronik rahatsızlığı bulunmayan, Kovid-19 geçirmemiş ve aşı uygulanmamış kişilerin gönüllü olabileceğini söyledi.
“Her şey açık ve şeffaf şekilde bildirildi”
VLP temelli yerli Kovid-19 aşısı yapılan bir gönüllü, yurt dışında gerçekleştirilen bir çalışmada yer almaktansa yerli aşı çalışması içinde bulunmak istediğini belirterek, “Bence herkes gönüllü olmalı ve güvenmeli. Çünkü her şey açık ve şeffaf, önceden bize bildiriliyor. Bir sürü tetkikten geçiyoruz. Bu tetkiklerin neticesinde uygun olup olmadığımız belirleniyor.” dedi.
“Ülkemizdeki çalışmalara katkıda bulunmamız gerektiğini düşünüyorum”
Bir diğer gönüllü ise şunları söyledi:
“Aşı gönüllüsü olmak istedim. Açıkçası ülkemizde bilimsel ve teknolojik anlamda yapılan çalışmalara, yeniliklere katkıda bulunmamız gerektiğini düşünüyorum. Başvurdum, hızlıca döndüler. Bu kadar çabuk döneceklerini beklemiyordum. İki gün içerisinde belli oldu, tahliller, tetkikler yapıldı. Sonra, uygun olduğumuz belli oldu.”
Gönüllülerden bir diğeri ise aşı sırası gelmesine rağmen yerli aşıyı olmayı beklediğini vurgulayarak, “Faz-1 yüzde 100’e yakın bir başarıyla sonuçlanınca, aşı yerli ve milli olunca, bir de arkadaki TÜBİTAK logosunu da görünce hiç şüphelenmedik açıkçası. Eşimle beraber geldik, eşim de aşısını az önce oldu.” diye konuştu.