Solhan’da eski dokuma türlerinden, bölgede de önemli bir kültür mirası olan yöresel kilimler, kök boyası kullanılarak koyun yününden elde edilen iplikle ilmek ilmek dokunuyor.
Aylarca emek verdikleri göz nuru kilimleri, teknolojiye yenik düşmeden yaşatmaya çalışan kadınlar, Solhan Halk Eğitim Merkezinde (HEM) üretimi sürdürüyor.
İlginin az olması nedeniyle istedikleri düzeyde ekonomik kazanç sağlayamayan kadınlar, HEM desteğiyle temin edilen malzemeler sayesinde kilimleri hazırlıyor.
Kilimlerde “Anadolu”, “eli belinde”, “avşar güzeli”, “ejder” figürlerinin yanı sıra kadınların duygu ve düşüncelerini yansıttıkları “çengel” ve “tarak” gibi motifler de yer alıyor.
Yurt içi ve dışından zaman zaman talep edilen “zilli yöresel”, “sumak bez”, “çarpana” gibi çok sayıda ismi bulunan kilimleri dokuyan kadınlar, aile bütçelerine de katkı sağlıyor.
“Kilime gereken önemin verilmesini ümit ediyoruz”
Solhan HEM Müdür Yardımcısı Ferhat Sönmez, AA muhabirine, kadınlara sosyal etkinlik alanı yaratmak ve ev ekonomilerine katkıda bulunmalarını sağlamak amacıyla çeşitli kurslar açtıklarını belirterek, kurslara yoğun katılımın olduğunu söyledi.
Bingöl’de yöresel kilim dokuma kursunun sadece ilçede olduğunu kaydeden Sönmez, “Çıkan ürünler çok beğeniliyor. Çoğu zaman ürettiğimiz ürünleri Kaymakamlık vasıtasıyla Ankara, İstanbul’a ve Almanya gibi birçok ülkeye göndermeye çalışıyoruz.” dedi.
Siparişleri kurum olarak aldıklarını ve öğretmenlere ilettiklerini bildiren Sönmez, kursiyerlerin de kilimleri dokuduğunu anlattı.
Bundan sonra da yöresel kilim dokumaya ağırlık vereceklerini ve daha fazla ürün elde edip daha çok kişiye ulaştırmaya çalışacaklarını belirten Sönmez, kilime gereken önemin verilmesini ümit ettiklerini dile getirdi.
Usta öğretici Hasret Yıldız da HEM’de unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarını yaşatmaya çalıştıklarını ifade etti.
El dokuması bir kilimin 3 ile 5 ay arasında hazırlandığını kaydeden Yıldız, “Kilimlerimizin kullanma süresi Arap sabunu ve soğuk suyla yıkandığı sürece ömürlüktür. Almanya, Ankara ve İstanbul’a çanta, heybe, oda takımı, kilim gönderdik.” diye konuştu.
“El emeği, göz nuru kilimlere ilgi gösterilmiyor”
Kursiyer Remziye İlçi de yaklaşık 10 yıldır kilim dokuduğunu belirtti.
Burada az da olsa ailesine destek olmaya çalıştığını kaydeden İlçi, “Her gelişimde bir umutla geliyorum, belki güzel bir imkan olur diye ama el emeği, göz nuru kilimlere ilgi gösterilmiyor ve kaybolup gidiyor. Yaptığımız kilimlerin görülmesini ümit ediyoruz.” dedi.
Zilan Boltan Akkaya da KPSS’ye hazırlandığını, boş zamanlarını değerlendirmek için kilim dokuma kursuna geldiğini ifade etti.
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Fotoğrafçılık ve Kameramanlık Bölümü öğrencisi Semra Tembel de kurs sayesinde değerli bir beceriyi öğrendiğini dile getirerek, “Daha çok maddi açıdan düşünüyoruz her şeyi. Biraz da eski değerleri tanımak için bu kursa geldim.” ifadelerini kullandı.