Geçen yıl 23 Haziran’da oğlu Uras‘ı ateş, kilo kaybı ve titreme şikayetiyle hastaneye götüren anne Kübra Yıldırım, yapılan tetkikler sonucunda evladının “B Hücreli Hodgkin” lenfoma kanserine yakalandığını öğrendi.
Duruma çok üzülse de çocuğunun iyileşmesi için zorlu mücadeleye ortak olan Yıldırım, hastanedeki tedavi sürecinde her zaman oğlunun yanı başında oldu.
Kendisini güçlü tutmak adına psikolojik destek de alan anne Yıldırım, Uras’a moral vermek için Lösemi ve Kanser Hastaları Sağlık Eğitim Derneği (KANSERDER) ve İl Emniyet Müdürlüğünün desteğiyle doğum günü etkinlikleri organize etti.
İlaç tedavisi ve annesinin de desteğiyle hastanede 1,5 ay tedavi gördükten sonra 8 ay kemoterapi alarak iyileşmeye başlayan Uras için yakın zamanda ışın tedavisine geçilecek.
Büyük mutluluk yaşayan anne Yıldırım, oğlunun kanseri tamamen yeneceği günü iple çekiyor.
“Ben iyi oluyorsam o da iyi oluyor”
Anne Kübra Yıldırım, AA muhabirine, 1,5 ay hastanede kalan oğlunun birçok tedavi aldığını, 8 aylık kemoterapi sürecinin de bittiğini anlattı.
Hastalık sürecinde çok yol katettiklerini aktaran Yıldırım, “İlaçlar, en önemlisi moral ve motivasyonla Uras daha da iyiye gitti, onu hiç üzmedik. Ona KANSERDER öncülüğünde ve Sakarya Emniyet Müdürlüğü ekiplerince sürpriz doğum günü etkinliği hazırladık. Emniyet Müdürümüz Fatih Kaya sağ olsun Uras’a polis kıyafeti hediye etti. Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu da hediye gönderdi. Hepsine çok teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.
Bu etkinliğin Uras’ı çok mutlu ettiğini dile getiren Yıldırım, kanser hastalığıyla mücadelede moral ve sevincin çok önemli olduğunu kaydetti.
Anne Yıldırım, “Biraz huzursuzluk ve mutsuzluk olsa ben gerilerdim. Psikolojik olarak gerilemem Uras’a yansırdı. Çocuğa yansıması demek, bittiği yer demek. Benim bitmem Uras’ın da bitmesi demekti. Psikolojik destekler alarak ayakta kaldım, bu Uras’a da yansıdı. 2 kardeşi daha var onları ihmal ettiğimiz günler de oldu. Uras’ın yanında en büyük doktorlardan birisi ben oldum. Ben iyi oluyorsam o da iyi oluyor.” ifadelerini kullandı.
Uras’ın hastalığını ev içerisinde hiç konuşmadıklarına dikkati çeken Yıldırım, “Hastane sürecinde çocuğu kanser olan annelerin her gün ağladıklarını gördüm. Ben de zor günlerden geçtim, ağladım fakat bu çözüm değil. Çocukların bize ihtiyacı var. ‘Hiçbir şey beni yıkamaz’ dedim. Önce Rabbim, sonra doktorlarımız ve çabalarımla Uras hastalıkta kötüden iyi duruma geldi.” dedi.
“Çocukluk çağı kanserleri yoğun şekilde karşımıza çıkıyor”
KANSERDER Yönetim Kurulu Başkanı Nihal Akar da Uras’la hastalığı sürecinde tanıştığını, onun için motosikletlerle moral ve sevgi konvoyu oluşturduklarını söyledi.
Tedavinin iyiye doğru gittiğini gördükleri için mutlu olduklarını dile getiren Akar, şunları kaydetti:
“Biz mutluyuz, ailesi daha mutlu. Bize güç veren, bizi motive eden bu gelişmeler. Çocukluk çağı kanserleri yoğun şekilde karşımıza çıkıyor, lösemi, lenfoma ve yumuşak doku kanserleri gibi. Çocuklarda bu hastalıkların yoğun görülmesinin nedenlerini araştırıyoruz. Sağlık Bakanlığımız bu konuda güzel yol katetti. Çocukların beslenmesine dikkat etmesi ve sigara dumanına maruz kalmaması gerekiyor. Amacımız daha sağlıklı nesiller yetiştirebilmek.”